9 Ekim 2015 Cuma

Kazasız Belasız

Belgrad'da yapılan ilk maçta Sırbistan - Arnavutluk milli takımları arasında çıkan sürtüşmeler akıllarda yerini koruyor. Arnavut taraftarların Partizan Stadı'na yolladığı Büyük Arnavutluk bayraklı dron bomba gibi düşmüş, sahaya giren Sırp taraftarlar Arnavut futbolculara fiziksel darbelere dayanan temaslarda bulunmuştu. Arnavut bayrağını indiren Sırp futbolcular ortamın daha fazla gerilmesini önlemek için taraftarlara sakinleşmeleri çağrısında bulunmuş lakin Arnavut futbolcular zar zor taraftarların gazabından kaçmıştı. 

Dün gece oynanan maçtan evvel Sırp taraftarların stada gelmesi yasaklanmış, Sırbistan Başbakanı'nı tehdit etmekle suçlanan ve üstünde ruhsatsız silah bulundurduğu iddia edilen İsmail Morina tutuklanmıştı. İsmail Morina ilk maçta üstünde Arnavut Bayrağı'nı taşıyan Dron'u sahaya yollayan taraftar olduğu için, tutuklanması Arnavut taraftarlarca tepki almıştı. Hatta bazı Arnavut milliyetçileri olaya farklı bir boyut kazandırıp "Ya Morina serbest kalır ya da Sırp futbolculara saldırırız" diyecek kadar ileri gitmişlerdi.

Sırbistan Milli Futbol Takımı Arnavutluk'a geldiğinde Arnavut taraftarlar onları karşılamak için hazır kıta bekliyordu. Çok yoğun güvenlik önlemlerine rağmen Arnavut polisi kızgın taraftarlara önlem alamadı ve Sırbistan takım otobüsü taşlanmalara maruz kaldı. Arnavut yetkililer taşın 14 yaşındaki bir çocuk tarafından atıldığını söylese de gerçek hiçte öyle değildi. Arnavutlar maça değil adeta savaşa hazırlanıyorlardı. Arnavut polisi maça Kosova bayrağı ile gelen taraftarlardan bayrakları topladı. Stadın çevresindeki sokaklar trafiğe kapatıldı. Sırp futbolculara güvende olduklarını hissettirmek için her şey yapıldı Elbasan Arena çevresinde. Arnavutluk'ta bahis büroları dahi Sırbistan adını duymak istemiyor, Sırbistan lehine bahis yapılmasına bile izin vermiyorlardı.


İŞİN SPORTİF BOYUTU
Bunca sorunun içinde işin bir de sportif tarafından bakabilecek olursak, Arnavutluk bu kadar yaklaştığı Euro 2016'ya elveda dememek için gerektiğince sakin oynamak zorundaydı. Elbasan Arena siyasi olarak en mühim maça ev sahipliği yaparken sportif anlamda da tarihi bir maçı ağırlayacaktı. 12800 kapasiteli stadın tamamı dolmuştu. Onbinlerce taraftar maçı dışardan takip etmek için stadın çevresine doluşmuştu. Arnavut polisler eğitimli köpeklerle stadı kontrol etti. Ve tarihi maç için Elbasan Arena, Arnavut taraftarlar, Sırp futbolcular, deyim yerindeyse yüzbinler 2014 Dünya Kupası Final'ini de yöneten Nicola Rizzoli'nin düdüğünü bekliyordu.

Sırp Milli Marşı'ndan itibaren başlayan ıslıklamalar, Sırpların her ayağına gelen topta devam etti. Arnavut taraftarların uğultuları Sırp futbolcuları baskı altına almaya başlamış olacak ki maçın hemen başında Milivojevic sarı kartı görmüştü. Ancak kazanmaktan başka çaresi olmayan Sırplar toparlanmış 36. dakikada golü bulmuş fakat kaleciye faul sebebiyle gol netice kazanamamıştı. Maçın ilk yarısı Arnavut taraftarlarının aksine sessiz sakin 0-0 sona ermişti.


SIRBİSTAN SESSİZ VE DERİNDEN 
Maçın ikinci yarısı başlarken tecrübeli Sırp futbolcular olaya hakim bir şekilde oyunun kontrolünü ele geçirmişlerdi. Oyunu kendi sahasında kabullenen Arnavutlar kontrataklarla skor bulmaya çalışırken 60. dakikada çok ciddi bir pozisyonla Sırbistan kalesine geldi fakat Sırplar şanslıydı. Gol gelmedi. Arnavutların sert oyunu Sırp futbolcuları zorlarken henüz 73. dakikada Sırbistan'ın iki oyuncusu zorunlu değişmiş, yapılan Matic - Fejsa değişikliği ile oyuncu değiştirme hakları dolmuştu. 79. dakikada Kolarov'un müthiş frikiği direğin hemen yanında dışarı çıkmış, Arnavut taraftarlar derin bir nefes almıştı. Ancak Arnavutların refahı pek uzun sürmeyecek, 90. dakikada Kolarov, 93. dakikada Adem Ljajic'in gollerine engel olamayacaklardı. Rizzoli son düdüğü çaldığında Sırplar savaştan 2-0 galip çıkmış, Arnavut taraftarların gözleri önünde zaferlerini kutluyorlardı.

YİNE DE FUTBOL FUTBOLDUR
Kavgaların, çekişmelerin ardından bir tarihi maç daha sona erdi. İyi yönünden bakmak gerek futbola. Bir kazanan bir kaybeden olacak her zaman. Shankly amcamızın dediği gibi "Futbol bir hayat memat meselesi değildir. Sizi temin ediyorum ki futbol bundan çok daha ciddi bir şeydir." Eğer nefes alınan bir yaşam alanı varsa bu alanda bir topun peşinde koşan 22 adam olmalıdır. Bugün Arnavutluk - Sırbistan yarın Fenerbahçe - Galatasaray maçları olup bitecektir. Rekabet sahada kaldığı sürece yaşasın futbol yaşasın taraftarlar!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder